
Koronavirüsün yaşamlarımızı büyük oranda fiziksel anlamda kısıtlaması ile beraber gelen engellenmiştik hissi, duygusal ilişkilerimize de elbet yansıdı. Kimi çiftler bu engellenmişlik ile beraber oluşan mesafenin getirdiği yalnızlık ve özlem ile başa çıkmaya çalışırken, kimi çiftlerde ise karantina sürecinde sınırların korunamamasıyla var olan çatışmalarda yoğunlaşma konusu gündeme geldi. Koronavirüs pandemisinin yaşamlarımızı belli oranda belirsizlik ile bürümesi ve oluşan tehlikelerin yanında duygusal ilişkilerin de çeşitli şekillerde etkilenişi kaçınılmaz hale geldi. Bahsettiğimiz etkileniş, bazı çiftlerde yüksek çatışmalara ve hatta ayrılıklara yol açmış olsa dahi bazı çiftlerdeyse pandeminin yarattığı tehlike durumunda birleşmenin arttığını ve çift olmanın anlamının ve değerinin anlaşıldığı, hatta şükür kavramının yoğunlaştığı bir süreç de oldu.
Koronavirüs pandemisinin getirdiği karantina dönemi, koşuşturmaca dolu hayatlarımıza durup bir bakmamıza yol açarken, ilişkilerimizin de bu bağlamda bir sorgulama ve değerlendirme sürecine girmesine yol açmış olabilir elbette. İlişkilerin dinamiklerine de bağlı olarak bu süreçte ilişkiler değişebilir, dönüşebilir, bağlar kopabilir veya daha güçlü bağlar ortaya çıkabilir. Çiftler arası tükenmişlik sendromu ve yüksek çatışmalı çiftler apayrı bir konu olmasına karşılık, pandeminin getirdiği karantina süreci ile beraber çatışmaları yoğunlaşan çiftler hakkında Çift Terapisti Itır Erkan şöyle diyor: “Karantina günlerinde artan yakın mesafe ve azalan tolerans ile daha fazla tartışmaya girebilirsiniz. Normalde daha az kavga eden bir çift ilken şimdi daha çok kendinizi o hiçbir yere gitmeyen döngülerin içinde bulabilirsiniz.” Bu noktada psikolojik dayanıklılık, ilişki dinamiği, çiftler arası güvenli bağ gibi bir çok etmen devreye girecektir. Yüksek çatışma yaşayan çiftlerde çatışmanın alevleneceği hissedildiği anda durup mola vermek ve gerekirse mekanı terk etmek gerekebilir.
Pandemi dolayısıyla mesafe engeliyle karşılaşan çiftlerde ise iletişim oldukça önem taşımaktadır. Açık bir iletişim ile olumlu ve olumsuz duyguların ve deneyimlerin paylaşılması var olan veya gelecekte olabilecek sorunların çözümünde önemli rol oynamaktadır. Anlamak ve anlaşılmış hissedilmek amaçtır. Fakat bunu gerçekleştirirken unutulmamalıdır ki partnerinizin pandemi psikolojisi ile baş etme yöntemi sizinkinden farklı olabilir. Bu noktada farklı deneyimleri kendinize hatırlatmak faydalı olacaktır. Partneriniz ile iletişimde kalmaya olan ihtiyaçlarınız değiştiğinde bunu dile getirmek ve aynı zamanda yine açık bir dil ile minnet duyduğunuz ve olumlu bulduğunuz tarafları dile getirmek süreci kolaylaştıracaktır. Sürecin sadece ilişki boyutunda değil aynı zamanda bireysel boyutunda da olumlu yanlarını bulmaya çalışmak ve güçlü yanları takdir etmekten geri durulmamalı. Eğlenceli birliktelikler yaratmak adına online buluşma rutinleri oluşturmak, boş zamanları denkleştirmek ve cinselliği deneyimlemenin yeni yollarını keşfetmeye açık olmak, istekleri konuşulur kılmak da ayrıca bu süreçte ilişkiyi besleyecek ve koruyacaktır. Cinsellik ile konuşmak oyunlaştırılabilir heyecan kılınabilirken, çiftlerden birinin endişe ve isteksizlik yaşaması durumunda bu konu konuşulur kılınmalı ve istekler saygı ile karşılanmalıdır.
Koronavirüs pandemisi sırasında bir ayrılık yaşamak ise bambaşka bir diğer konu. “Normal” yaşamlarımızda dahi kayıp ve yas olarak bize dönen ayrılık, pandemi sırasında karantinada olduğumuz dönemde sosyal desteğin ve fiziksel alanın kısıtlı olmasıyla birlikte olduğundan daha yoğun hissedilmiş olabilir. Bütün duyguların hissedildiğini ve hayatta acı duyguların da var olduğunu kabullenebildiğimiz, sosyal veya profesyonel desteğin eksik olmaması ideal süreçtir bu noktada.
Bunlara da bakabilirsiniz...
Şemalarımızın Penceresinden İlişki Sürecimizi Tanımak
Kardeş Kıskançlığı
Çocuklarla Etkili İletişim
Boşanma Sürecindeki Ebeveyn Çocuk İlişkisi
Cemal Süreya, Gerçekten Sevdi Mi?
Evlilikten Korkuyor Musunuz?
Mobbing (İş Yerinde Psikolojik Taciz)
Gelin Gidelim Evliliğin Kerametine
İletişim Kurmak İçin Büyük İnsanlık İçin Küçük Bir Adım