
İnsanlığın temelinde yer alan önemli konulardan biri de meraktır. Psikoloji literatüründe de önemli yere sahip olan bu olgunun evrensel bir tanımı yapılamamaktadır. Ancak felsefi görüşlere göre; yaşamın hatta insanlığın devam edebilmesinde ki en büyük neden merak olgusudur (Altunışık, 2016). İnsanlar yarınında, diğer gününde ve ilerleyen yaşlarında neler yaşayacaklarını merak ediyor olmasaydı yaşamlarına devam etmeyeceklerdi. Aynı şekilde ihtiyaç durumu oluştuğunda ihtiyacı giderecek bir buluşun da temelinde merak yatmaktadır. Ateşin nasıl bulunduğu bilinmez ancak bulunabilmesinde ki en büyük etken merak ve ihtiyaçtan ileri gelmiştir.
Merakın kelime anlamı TDK’ye göre; “Bir şeyi anlamak veya öğrenmek için duyulan istek”tir. Berlyne (1978), 1900’lü yılların ortalarına kadar merak kavramının olumsuz bir tanıma sahip olduğunu ancak bu durumun 1950’lerde farklılaştığını ifade etmiştir. İlk başta merak kavramı, birisine kızıldığında ‘meraklı’ şeklinde hakaret benzeri bir söz olarak kullanılırken daha sonra bu kavram insanların ne kadar erdemli olduğunu anlatan bir tanıma sahip olmuştur (Akt., Altunışık, 2016). Aynı zamanda meraklı kişilik özelliği birçok yer ve şartta aranan bir özellik haline gelmiştir. Yine de kültürümüzde çok soru soran veya bilmediğini öğrenmek için devamlı uğraş gösteren kişilere de ‘meraklı Melahat’ söylemi kullanılmaktadır. Bunda da kültürümüze geçmişten gelen merak tanımı bir etkendir.
Merak aynı zamanda sürekli bir döngü halindedir. Merakımız nedeniyle bir araştırma yaptığımızda elde ettiğimiz sonuç bizi bir başka merak konusuna sevk eder. Bu döngü bu şekilde yaşam boyu sürebilecek niteliktedir. Yaşam boyu süren bu merak olgusunun ne zaman ve nasıl ortaya çıktığı da ayrı bir merak konusudur. Ancak psikoloji literatürüne göre merak, doğuştan getirdiğimiz bir potansiyel gücümüzdür (Demirel, Coşkun, 2009). Öyle ki hem insanlar hem de hayvanlar dünyaya geldikleri ilk günden itibaren devamlı bir şeyleri merak etmekte ve öğrenmeye çalışmaktadır.
MERAK ve MOTİVASYON
Merak ile motivasyon kavramları birbiriyle ilişkili olan ancak farklı durumları tanımlayan kavramlardır. Motivasyon, bir işi yapabilmek için bizi harekete geçiren güçken; merak, bir duruma, nesneye veya işe yönelik öğrenme isteğimizdir. Motivasyonu olmayan meraklı bir insanın yapabileceği tek şey meraklı bekleyişini sürdürmektir. Bir başka noktada merakın tamamen içsel olması ancak motivasyonun dışsal faktörlerle de sağlanabilmesidir.
MERAK ve ÖĞRENME
Merak ile öğrenme davranışı şüphesiz birbiriyle yakından ilişkili kavramlardır. Öğrenmenin istenilen düzeyde gerçekleşmesi için merakın uyandırılması ve motivasyonun da yeterli ölçüde olması gerekir.
Günümüzde insanların teknolojiye olan bağlılıkları herkes tarafından kabul edilir bir hale gelmiştir. Teknolojiye ve sosyal medyaya ayrılan zamanın insanlar için olması gerekenden oldukça fazla olmasının nedeni de merak duygusudur. Bize merak ettiğimiz her şeyi istediğimiz anda açıklayabilen, her yönünü ortaya koyabilen ve bu meraklı halimizi başka kimseye söylemeyen tek araç internettir diyebiliriz. Bu nedenle hepimiz sosyal medya kullanarak ne yaptığını merak ettiğimiz insanları takip ediyor, yaptığımız bir eylemin diğerleri tarafından ne derece beğenileceğini merak ederek fotoğrafımızı hemen sosyal medyaya atıyor, görmek istediğimiz ve merak ettiğimiz yerlerin fotoğraflarına yine teknolojiyle ulaşıyor, merak ettiğimiz tüm alanları teknoloji sayesinde takip edebiliyoruz.
Ancak okullarda verdiğimiz eğitimle öğrencilere bilgi yüklemesi yapmaktan başka hiçbir şey yapamıyoruz. Çünkü merak uyandırmadan, öğrenciyi bilgiye istekli hale getirmeden dersleri öğretmeye çalışıyoruz. Haliyle öğrencilerin merak ettikleri şeyleri sunan telefonlarından da onları uzaklaştıramıyoruz. Bu kapsamda öğretmenlere verilecek olan eğitimlerin en başında ‘merak nasıl oluşturulur?’, ‘öğrenci derse nasıl istekli hale getirilir?’ gibi konular gelmelidir.
Öğrencilerimizde uyandırdığımız merak duyguları eğer sosyal medya veya teknoloji oyunlarının uyandırdığı merak duygularından daha fazla hale gelirse, okullarda telefon yasağına ve zorla ders çalıştırma davranışlarına gerek kalmayacaktır.
Emrah BİNGÜL
Psikolojik Danışman
KAYNAKÇA
Altunışık, S. (2016). Ortaokul Öğrencilerinin Fene Yönelik Merak, Motivasyon ve Akademik Başarıları Arasındaki İlişkilerin İncelenmesi: Bir Yapısal Eşitlik Modellemesi, (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Uşak Üniversitesi, Uşak.
Demirel, M., Coşkun, Y. (2009). Üniversite Öğrencilerinin Meraklılık Düzeylerinin Bazı Değişkenler Açısından İncelenmesi. Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 9(18), 111-134.
Say, K. (2015). Örgütsel Yaratıcılık ve Merak Duygusu Arasındaki İlişkinin Ortaokul Öğretmenlerinin Görüşlerine Göre İncelenmesi (Ankara İli Örneği), (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Hacettepe Üniversitesi, Ankara.
Bunlara da bakabilirsiniz...
Çocukların Dünyasında Oyun
Çocuğun Duygu Dünyasını Tanımak
Okul Öncesi Dönemde Yeme Alışkanlıkları
Dikkat Eksikliği ve Öneriler
Etkili Ders Çalışma
Verimli Ders Çalışma Tekniği: Pomodoro
Merakı, Merak Etmek
Çocuklar İçin Dikkat Geliştirici Oyunlar
Yakın Gelecekte Meslek Seçimleri